18 Temmuz 2015 Cumartesi

SIKINTI BÜYÜYOR TERMİNALİ


Bir koltuk numarası kadar önemli değildi artık
Gökyüzüne hiç bakmadığın günlerin lanetiydi
Biz uzandıkça coğrafyaya geç kalmışlığımız sandık
Odanın inanmışlığı girdi araya o hiç konuşmayan
Işıklar söndü, bir düşüştü bu biz küllüğe inandık

Sonraları hiç açmadığımız kapılardan bahsedip
Öylece durduk, kedimizin adını düşünürken sentetik
Islah edilmiş kaldırımların sayfiye hüznüne
Sahil boyu uzandık, şiirler söyleyecek sarhoşlukta
Tedirgindik oysa sokağın bitimi ve o güzel yokuşta

Mobilyalar eskirmiş, büyüdük anladık kayganlığı
Gururun renginden bahsedeceksek şimdi tam burada
Sesimi hatırla, sesimin renginden irkilen savurganlığı
Saçlarının, bir zaman o sonsuz geceyi anımsattığı
Gözyaşının memleketsizliği susulurdu icabında

Yaz geliyor, yaz geliyor tüm sanrılar geçecek gibi
Unutulan tanrıların kumarından kalkmış ve kaybetmiş
Yarım kalan bir kahvaltı, çayı sevmeyen kadının acelesi
Tüm şehir silahlanmış, meydanlar adını duymamış
 Karneyle dağıtılan lüzumsuz otobüs biletleri ekseri

Ki bu hatırlarsan sıkıntı büyüyor demekti
Gözün hala gördüğü, kuşkuyu anons ettiren
O nazik, o densiz, o heyecan verici, o yitip duran
Seninle benim, biz olmadan, hiç rast gelmeden
Kullandıkça daha da genişleyen, bizi değiştiren

Sigara yasağını tüm dillerde, ciğerlerime anımsatan
Anlatmamız gereken her şeyi susmayı öğreten
Koridorlarında birbirimizden başka herkese ağlanan
Aranjmanından eksiltildiğimiz fakat en çok bilinen
Yıkılma kararına rağmen ayakta, Sıkıntı Büyüyor Terminali!

-Birileri artık gittiği yerlerden dönmemeli…

Ali Özmen.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder