29 Mayıs 2016 Pazar

REGİNDOT GÖĞ (Tüm içine atanlara)

HALA BİRDEN AZ (biraz)


Yüzümde sonbahar aksanıyla uzanan bir yara
Okyanuslar kabardı,okyanuslar taştı o mevsimden bu yana
Ben bademlerin çiçek açtığı bir güne inandım
Yine
Tüm sevgililer uyuyabiliyorken koynunda ölümün
Kara bulutların, toprağın, unuttuğumuz sabanın
Hükmünde uyandım
Ağıtlar çoktan yakılmış, ağlar atılmış hüzünlere
Yağmur geç kalmış, ihtiyarın dilinde
Uyan sevgilim, sende izle
Kapının önünü süpüren samimiyeti
Çiçeklerin yorduğu masumiyeti kıskan biraz
Ellerinin üşüdüğü günlere dönelim
Ciğerlerimin renginden önce
Yaz gelsin,
Düğünler kurulsun penceremde

Yüzümde sonbahar aksanıyla uzanan bir yara
Salınarak tenhalığın sokağında
Unuttuğumuz ağaç türlerinden
Daha unutulmaz bir şiir söyle şimdi bana
Çünkü kolay geçmez bu yara
Dönüp durduğum tümsekten düşmeyeyim diye
Annemin gözlerinde,
Sesim olsun kulaklarında yankılanan
Hoşgel,
dinlen
biraz
Biraz konuş, anlat bana
Çünkü kolay kolay geçmez bu yara.


Ali Özmen.

NÖBET


Halatı duy, tetiği düşür
Tuğlayı pişirdiysen ellerini yıka
Bir şiir ezberle
Öldüğüm yatağı topla
Ma
Ni
ol bana
Ormanlarımı yak
Bir kitabın hayatını nasıl kurtacağını sor
Nefret et, nefret ettiğin nefretten
Öğretmenim kalem tutan ellerimi kes bileklerimden
Dudaklarımı oku,
Hepinizin amına koyayım
Yolların eğiminden falan
Bahsetmediğim bu gün için beni ara
Benim diyen kıvrımlarını
Kanıma enjekte ettiğin zamanın görecesini
Ve bilhassa
Bilhassa deyişimden önce
Güldüğüm anların vahşetini hatırlat
Kusmak üzereyiz içine girdiğimiz Dünya'yı
Bir sonraki istasyon kanseri anlamak
Seni de unutacaklar bir balonun patladığı anda
Maviymiş, elaymış, depremmiş ne fayda
Böyle anda çöpe atılan çiçekleri düşün
Taşın mecburiyetlerinden
Taşın yardığı alnından
Utan ve uyan
Halatı duy, tetiği düşür
Çünkü emniyet ölümden yeğ
Çünkü mezarları koruyan emniyet kemerleri
Bıyıklarımla bir olmuş
Boyuna mermer fiyatlarından bahseder
Bağdaş kur Bangladeş'in orta yerinde
Karaciğerin mi yağlanmış,
Kimin için ağlarmış, kimin için ağlarmış
Birini dövmem gerekli,
Kravatım daha fazla gevşemeden.
Orada bir yerdesin
Sahi orada mısın?
Seni göremiyorum
Sildiğim ve unuttuğum dizeler gibi
Uyan da bak kasıldığım sanrıya, deniyorum deniyorum
deliriyorum.







Ali Özmen.