Sigara
dumanında,
Senin gibi
kanser yapıcı maddeler bulunur, bilirim.
Zamanın
büküldüğüne dair konuşulanlar aklımda
Ona karşı
koyan senin muğlâk tavrın
Sana karşı
koyamayan ben
Kazıdıkça,
ilmini bilmediğim yarayı
Senin o
gülüşüne çıkıyor yerçekimi
Tuhaf; ilk
noktasından, son notasına
Bunda bir
yanlışlık var, bakışlarında
Nişan
alamıyorum.
Gez, gör ve
haklı çık sevdanda
Çünkü bu ilk
kuralı silah tutmanın, kalbinde
Çünkü ateş
edecek olsaydın, etmiştin de
Belki de en
güzel anı, manzarayı bekliyorsun
Hızlandıkça
adımlarım, arşınlanan hüznünde
Sen beni
daha da çok seviyorsun
Belki,
İşte bu
lanetten bozma eksik günah senin olsun
Olsun da bir
gün sarıl bana
Heves
ettiğin gibi çıkmayınca rüzgâr
O alay
ettiğin çocukluğumuza dön yüzünü
Eksikliğin o
malum tiradı yankılansın şehrinde
Sen yine ne
yap ne et sevme beni
Çünkü şiir
olmak bunu gerektirir bazı dillerde
En sevdiğin
sokak olsun çıkmazım
Bilhassa bir
şiiri anlayacak olsaydın
Bu o şiir
değildi eminim,
Eminim
altında yatan manalara yorduğun
Bir güzel
söz olacaktı hüznün
Süzülmüş
çamurun ekseriyetindeyiz malum
Binalar
yükseldikçe yırtılıyor hüzün çuvalı bulutların
Bir maç
tertip ediliyor, haksız ofsaytların kargaşasında
Çekmecenin
içinde dilsiz barut kokusu
Ne vakit,
vaktin paradoksunda kaybolsak
İşte ben
burada okumuştum çığlığını,
Havanın
erken kararmasından yanaydım hep
Tüm bunlar
olup biterken,
Musa tekrar
yaracak olsa Kızıldeniz’i
Ellerimizin
tam ortasından ve sorsalar sana;
Bu kadar
savrulurken yersiz rüzgârlarla
Rahlede
hangi kitabı açık unuttun?
Ali Özmen.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder